Gövde ile bacakların birleştiği bölgeye kasık denir. Kasıkta, karın duvarı anatomisinden kaynaklanan zayıf noktalar vardır. Bu zayıf noktalardan tek ya da iki taraflı olarak karın içi organ veya yağ dokusunun dışarı doğru çıkmasına kasık fıtığı denir. Tıbbi dilde karşılığı “inguinal herni”dir.
Bu bölgede ayakta kaldıkça, öksürüp aksırdıkça, ıkındıkça ortaya çıkıp genellikle sırt üstü dinlenirken küçülen ya da kaybolan şişlik en tipik belirtisidir. Fıtık yeni ortaya çıkarken bazı kişilerde yırtılma gibi bir sızı tarif edilebilir. İçine bağırsak dolup gerginlik yarattığında ağrı yapabilir.
Fizik muayenede saptanacak boyutta kasık fıtığı olan hastanın ameliyat olmasına engel bir sağlık sorunu yoksa tedavisi cerrahi onarımdır. Aksi taktirde bir gün acil şartlarda, çok komplike yani ameliyat sırası ve sonrasında çok sorunlu seyretme olasılığı bulunan bir ameliyat gerekebilir.
Kasık fıtığı onarımı cerahi tarihinde apse boşaltılması ve uzuv kesilmesinden sonra ilk yapılan ameliyatlardandır. Roma devrinde yazıya dökülen ilkel yöntemlerden sonra modern anlamda kasık fıtığı onarımını ilk kez İtalyan cerrah Bassini 1880 yılında yapmıştır.
O zamandan yaklaşık 40 yıl öncesine kadar insanın kendi dokularının farklı tekniklerle birbirine dikilmesi ile çeşitli açık fıtık onarım teknikleri uygulanmıştır. Bu ameliyatlardan sonra görülen fıtık tekrarını (nüks kasık fıtığı) azaltmak için 1960’larda sentetik yamalar kullanılmaya başlandı. Yapılan fıtık onarım sonrasında gerilimin az olduğu olgularda nüksün azalldığı anlaşılınca 1970’lerde “gerilimsiz fıtık onarımı” tekniği uygulanmaya başlandı.
1980’lerde laparoskopi (kamera aracılığı ile karın içini görüntüleme ve cerrahi işlem yapma) tekniği cerrahiye girince milenyum ile birlikte bu yöntem kasık fıtık onarımlarında da popularize oldu. Önce tamamen karın içine girip kasık bölgesindeki karın zarını açıp, yama koyup üzerine karın zarının örtüldüğü TAPP onarımı (Trans Abdominal Pre Peritoneal) uygulanmıştır.
Daha sonra biraz daha tecrübe gerektiren ve sadece karın duvarındaki kasların arkasına geçip, karın zarının (periton) üzerinde kalınarak yani fiziksel olarak karın içine hiç geçilmeden yapılan TEP (Totally Extra Peritoneal) onarımı neredeyse kasık fıtığı tedavisinin alltın standardı olmuştur.
Her laparoskopik cerrahi gibi eşdeğer açık ameliyatlara göre hasta konforu daha iyidir. Küçük kesiden yapılan her ameliyatın ameliyat sonrası az ağrılı, iyileşme süreci çok daha hızlı ve rahat olur. Hastanın işine mesleğine, spora dönüşü çok daha erken olur.
Tek taraflı kasık fıtığı açık onarımında 5-6 cm, iki taraflıda toplam 10-12 cm’lik iki kesi yerine biri 1 cm, ikisi 5 mm’lik yani toplamda 2 cm’lik kesiden iki taraflı kasık fıtığı onarımı yapılır. Yara iyileşme kolaylığı yanında kozmetik iyilik te sağlar
En önemli avantajı nüksün açık onarımlara göre daha düşük olmasıdır. Çünkü fıtık onarımlarındaki en temel ilkeye en çok uyan yöntemdir. Bu temel ilkeyi şu örnekle açıklamaya çalışayım. Karın duvarında fıtığa sebep olan kuvvet karın içindeki basınç artışıdır.
Karın içi basıncı bir dere yatağına kurulan barajın arkasında biriken suyun gücü olarak düşünün. Barajın ortasından bir delik açılmış olsa su kaçağını önlemek için barajın kuru yüzene çakılacak bir levha mı daha çok işe yarar yoksa barajın suyla temasta olan yüzeyinde, deliği kapatacak bir levha mı?.
Dış yüze konacak levha bir süre sonra suyun gücü karşısında dayanamayıp su kaçışını engelleyemeyecektir. Ama iç yüzdeki levha suyun gücü arttıkça deliği daha iyi örtecektir. Işte tüm karın duvarı fıtıklarında karın kasları arkasına (sublay) usulüne uygun şekilde yerleştirilen yamalar bu mekanizma ile kasların önüne (onlay) ya da kaslara (inlay) tutturularak yapılan onarımlara göre daha etkilidir.
Evet, ameliyat sahasında ön görülemeyen yapışıklıklar, büyük damar yaralanmaları açığa dönmeyi gerektirebilir. Açığa dönülse bile hastanede yatış genellikle tek gece olacaktır. Ameliyat solnrası konfor kapalıya göre biraz daha az olacaktır ama hast daha önce öbür tarafı olmadıysa bu farkı anlaması mümkün değildir.
Bu konuda çok kesin sınırlar yoktur. Fıtık büyük olduğunda örneğin erkek hastada skrotuma (torbaya) kadar indiğinde, veya femaroal fıtık karın içine çekilemiyorsa TEP yöntemi ile yapmak mümkün omayabilir. Daha önce bu bölgede sezeryan, prostat vey a böbrek nakli gibi ameliyatlar geçirmiş kişide Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatı yapılamayabilir. Bu konular kişiye özel değerlendirlir ve hastaya en uygun yöntem hekimi tarafından nedenleri ile açıklanır.
Daha net olan bir konu ise anestezi altında ameliyat olacak bir hastanın genel sağlık sorunları ameliyatı hayati risk taşır hale getiriyorsa o hasta ameliyat olamayacağıdır.
Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatının fiyatını belirleyen faktörler şunlardır:
Bilindiği üzere Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) bağlı olan hastalar ve kanunun uygun gördüğü bakmakla yükümlü olduğu yakınları devletin sunduğu sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanmaktadır. Devlet hastaneleri, Eğitim ve Araştırma Hastaneleri, Şehir Hastaneleri ve Devlet Üniversite hastaneleri bu hastalara kapasiteleri ve olanakları ölçüsünde hizmet vermekte ve kendilerinden ek ücret talep edilmemektedir. Bazı Üniversite hastanelerinde ameliyatı öğretim üyesi yapsın diye tercih belirtildiğinde, çeşitli özel donanımı olan odalarda kalındığında veya özel aletler ya da işlemler uygulandığında bunun için fark ödenmesi mümkündür.
Vakıf Üniversitelerinin SGK’lı hastalardan belirli oranları aşmayacak şekilde fark alma hakları vardır. SGK’lı hastadan fark alan hastanelerin bir kısmı “tamamlayıcı özel sigorta” kullanılmasına olanak vermekte, devletin ödediğinin dışında kalan kısım sigorta ile karşılanmaktadır.
SGK ile anlaşması olan özel hastaneler aynı vakıf üniversiteleri gibi verdikleri sağlık hizmeti için devletin ödediğinin üzerine belli oranda fark alırlar.
SGK anlaşması olmayan özel hastanede SGK’lı hasta tüm masrafları kendisi karşılar.
SGK’lı olmayan kişinin özel sigortası da yoksa gittiği her kurumda tedavi masrafını kendi karşılar.
Özel sigortası olan hastalar sigortalarının kapsamına göre aldıkları sağlık hizmetinin tamamaını veya bir kısmını sigorta aracılığı ile öder. Bunu ne durumda olduğu sağlık hizmetini almadan önce şirketten alınacak provizyon ile netleştirilmelidir.
Özel hastaneler kendi tam zamanlı çalışan hekimlerinin yaptığı ameliyatlar için ameliyuat paket fiyatları belirlemiştir. Örneğin Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatı için ameliyat öncesi gerekli tetkikler, anestezi, kullanılacak yamanın cinsi ve bir gece normal hasta odasında yatış için bir paket fiyatı belirlenmekte, tüm maliyeti kendi karşılayacak hastaya bu bedel söylenmektedir. Bu paketin dışına çıkan her durum hastadan ekstra olarak alınmaktadır. Hastaneler aynı ameliyat için faklı kurum ve kişilere farklı ücret verebilirler, bu tamamen ticaret prensiplerine dayalı bir uygulamadır.
Muaynehane hekimliği yapan cerrahlar en çok iki farklı hastanede ameliyat yapabilmektedir. Hekim ameliyat yapacağı hastaneleri seçerken kendi yaptığı ameliyat yelpazesine uygun olanakları bulunan, muaynehanesine görece olarak daha yakın, otelcilik himetleri daha iyi ve tüm bu seçenekleri görece olarak hekime daha ucuza sağlayan hastanelerle anlaşma yapmaktadır. Teorik olarak hasta hekimin anlaşması olmayan bir hastanede ameliyat edilemez. Yani hasta için bu konu önemli ise hekimini seçerken onun hangi hastanede ameliyat yaptığını da öğrenmelidir.
Özel hastaneler ameliyatlar için muaynehaneci hekimlere de paket fiyat uygular. Muaynehaneci hekimin talepleri doğrultusunda (ameliyat öncesi tetkikleri o hastanede mi yapacak, dışarıda mı, hangi odada kaç gün yatacak, nasıl bir yama kullanacak vs) bir paket oluşturulur. Hekim bunun üzerine kendi ücretini ekleyerek ameliyatın toplam bedelini belirlemiş olur. Planlanandan sapma olursa hasta ve cerrahı arasında yapılmış olan anlaşmaya göre hastane bunu o taraftan tahakkuk eder.
Bu kadar detaylı açıklamadan sonra bile Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatı için standart bir fiyat ya da fiyat aralığı belirlemek mümkün değildir. Ameliyatın tek ya da çift taraflı olması, hastanenin bulunduğu il/ilçe, hastane ve yapan cerraha bağlı olarak toplam maliyet veya hekim ücreti çok büyük değişiklikler olmaktadır. Bu bilgiler kurumlar ve kişiler arası rekabette çok önemli olduğundan kesin rakamların bilinmesi mümkün değildir. Bu kadar çok değişkenin olduğu bir konuda telefonla kurum ya da muaynehane sekreterinden fiyat alınamaz. Genel yöntem muayene sonrasında ücret bilgisinin belirlenmesidir.
Günümüzde tek taraflı Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatı fiyatı tahmini hekim + hastane maliyetinin, tamamen kendi karşılayacak kişiler için 50-150 bin ₺ arasında olduğunu söylersek sanırım ülke genelinde talep edilen ücretlerin %80 kadarını tutturmuş oluruz.
İki taraflı Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatı için ise bunu 70-200 bin ₺ arasında diye tahmin edebiliriz. Aynı hekim ve hastanede iki farklı hasta için iki farklı fiyatın çıkabileceğini ve bunun genellikle yukarıda sayılan risk faktörleri dikkate alınarak yapıldığını hatırlatmakta fayda vardır. Yine yukarıdaki açıklamalardan anlaşıldığı gibi genellikle aynı seansta yapılan iki taraflı Kapalı Kasık Fıtığı Amaliyatı için tek taraflının iki katı kadar değil ondan çok daha düşük bir ücret alınmaktadır.
Sevgili Gökhan hoca ile Haziran 2022'de sol göğsümde tespit edilen kitle sebebiyle tanıştım. İlk muayenede güven veren pozitif kişiliği, güleryüzü yaşadığım ürkütücü olayı katlanır{...}
09.05.20232009 yılından itibaren kontrol altında olduğum tiroid nodül'üm 2011 yılında uyarı vermeye başladı. Aile öykümde kanser vakası olması nedeniyle korkum ve endişem üst düzeydeydi. Dah{...}
28.04.2023Sizinle tanışmama kızım Ebru vesile oldu. İyiki de olmuş. Bağırsak ameliyatımı siz yaptınız. Üstünden yıllar geçti hiçbir şikayetim olmadı. Çok teşekkür ederim Allahım sizin gibi d{...}
28.04.2023